Erozyon, yüzyıllardan beri insanlığı tehdit
etmiş, birçok uygarlığın sönmesine ve büyük göçlere neden olmuş çok önemli bir
sorundur. Ülkemiz toprakları, çok eskiden beri aşırı derecede ve genellikle
hatalı bir şekilde kullanılması sonucu yorulmuştur.
Toprakların oluştukları yerlerden, rüzgârın
etkisi ve kuvvetiyle aşındırılarak; sıçrama, yüzeyde sürüklenme ve havada uçma
hareketleriyle bir yerden başka bir yere taşınarak yığılması olayına rüzgâr
erozyonu denir.
Rüzgâr erozyonu yıllık yağışların mevsimlere göre
dağılımı düzensiz olan, genellikle kurak ve yarı kurak iklim kuşaklarında;
arazi yüzeyinin kuru ve bitki örtüsünden yoksun bulunduğu çıplak sahalarda,
anızı bozulmuş hububat tarlaları ile düz ve eğimli arazilerde etkisini gösterir.
Ülkemizde rüzgâr erozyonu, genellikle 400 mm.nin
altında yağış alan; İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde
etkili olmaktadır.
Rüzgâr erozyonu neden önemlidir?
Rüzgâr erozyonu sonucu verimli topraklar kaybolur.
Rüzgârın etkisi buharlaşmayı hızlandırır ve bunun sonucu olarak toprak nemi
azalır. Topraktaki nem azalınca bitki büyümesi yavaşlar.
Taşınan kum ve toprak parçaları, dere ve nehir
yataklarını doldurur su taşkınlarına, kanalların tıkanmasına, köprülerin
yıkılmasına ayrıca demiryolu ve karayollarının üzerinde birikerek yolları kapanmasına
ve ulaşımın aksamasına neden olur.
Rüzgârın etkisi ile üzerinde tarım yapılan
verimli topraklar taşınarak tarladan uzaklaşır; bunun sonucu üretim ve ürün
miktarı azalır; ayrıca rüzgâr etkisi ile dağ ve tepe gibi yerlerden taşınan kum
ve verimsiz topraklar, verimli tarım topraklarının üzerini kapatarak,
bu toprakları tarım yapılamaz hale getirir.
Rüzgâr erozyonunun fazla olduğu bölgelerde toz ve
kum fırtınalarından kaynaklanan solunum yolu hastalıkları ortaya çıkarak
insanların sağlığını olumsuz yönde etkiler.
0 yorum:
Yorum Gönder